CSS-Yatay Açılır Menü
 

NARLIDERE KOYU (AVGAN)

KÖYÜMÜZ HAKKINDA


Narlıdere, Karaman ilinin Merkez ilçesine bağlı bir köydür.

 

 Tarihi

Karaman merkezine bağlı köyün, Karamanoğlu beyliği zamanında kurulduğu rivayet edilir. Karamanoğlu Mehmet Bey'in avlanmak amacıyla bu mevkiye geldiği, planladığı zamandan daha fazla kaldığı bu nedenle buraya Avagandık dediği ve sonrasında da köyün adının Avgan olarak kaldığı söylenir. 1980'li yılların ortalarında köyün adı Gündoğan olarak değiştirilmiştir fakat bu ismin köyün arazi şartları göze alındığında uygun olamayacağı anlaşılır,Nar meyvesinin cok ve kaliteli yetistirildigi icin  bugünkü ismi olan Narlıdere ismi verilmiştir.

Kültür

SÜNNET MERASİMİ

Sünnet toplumsal ve dini açıdan önemli törenlerden biridir. Erkekliğe atılmış ilk adım olarak görülür. Sünnet düğünleri ve düğünler eskiden yazın işlerin yoğunluğu sebebiyle kışın yapılırdı. Günümüzde ise kış mevsiminin soğukluğu, yazın dışarıdaki akrabaların daha rahat gelmesi gibi sebeplerden dolayı bu törenler daha çok yazın yapılmaktadır. Sünnetten önce aile sünnet için gerekli eşya ve giysileri almak için Karamana gider. Davetlilere dağıtılmak üzere “okuntu” denilen davetiyeler alınır. Okuntular genelde Havlu, yazma (eşarp), basma (eteklik), gömlek vb. eşyalardan oluşur Genelde bir gün önce akşam kına gecesi yapılır. Tüm köylü toplanıp ailenin mutluluğuna iştirak ederler. Sünnet çocuğunun sağ elinin baş ve işaret parmaklarına çocuğun babaannesi ya da halası kına yakar, Ertesi günü ailenin akrabaları misafirler için gerekli olanları hazırlamak amacıyla erkenden toplanır. Yer sofralari kurulur, kazanlara yemekler vurulur, gölge yapmak için çadırlar çekilir… Ortada müthiş bir kargaşa, bir o kadar hızlı koşuşturmaca vardır. ZAHMETLİ FAKAT ÇOK TATLI BİR HAZIRLIK… Sünnet çocuğu en işlek bir köşeye oturtulur. Önündeki masaya lokum, kolonya ve toplu iğne konulur. Yanına annesi ve nineleri otururlar. Para yada altın takarlar gelen okuntuluklarin yerined üğün sahibine hediyelik eşya goturulur Hediyeler battaniye, fincan takımı, duvar saati, sini (yemek tepsisi), cam kase ve tabaklar, yemek tencereleri gibi ev eşyalarından oluşur. Gelen misafirler ya sünnet çocuğuna zarf içerisinde para verirler –elbiselerinin ceplerine koyarlar- ya da parayı çocuğun üzerine takarlar. Köyün hocaları yemeklerini yedikten sonra mevlid, ilahi okumaya başlarlar ve bu hoş seda köyün bütün semalarında yankılanır. Yada calgicilar sazli sozlu oynamali olur.

ASKERE UĞURLAMA VE KARŞILAMA

Gençler 19 yaşına geldiklerinde yoklama kağıtları gelir ve Karaman Askerlik Şubesi’ne giderek muayene olurlar. Askere gidecekleri tarihten birkaç hafta önce köyde toplanırlar ve son günleri beraber geçirirler. Bu zamanlarda onlara iş yaptırılmaz, gönüllerince gezip eğlenmelerine izin verilir. Köy halkı onları evlerine davet ederler ve ikramda bulunurlar. Bu davetlerde hem eğlenilir hem de gitmeden önce vedalaşıp karşılıklı helallik istenilir. Ayrıca asker aileleri de sırayla evlerinde Kuran okutarak köylüleri yemeğe davet ederler. Gitmelerine son birkaç gün kala köyde eğlence tertip edilir ve tüm köylü gençlerle birlikte eğlenir. Askere gidecek gençlerin silah tutacak ellerine kına yakılır. ve onların vatani görevlerini hayırlısıyla bitirip gelmeleri için dualar edilir. Bir gün kala da tüm köylü sırayla asker evlerini dolaşıp kısa ziyaretler yapar. Asker duası okunduktan sonra gençler davullu zurnali oyunlar oynar askerin arkadaslari emzikler takar giderken aglama diye anne babasina mendiller verilir tabi bunlar birer espiri olsun diye yapilir.Daha sonra erkeklerin daha sonra da kadınları ellerini öperek vedalaşırlar. Köylüler de her askerin cebine harçlık koyarak onlara yardımcı olmaya çalışırlar. El öpme işi bittikten sonra da bayraklarla süslenmiş arabalara bindirilir şehirlere uğurlanır.

EVLENME

 

KIZ BEĞENME VE GÖRÜCÜ GİTME

Kız beğenme; ya evlenecek oğlanın kendisine bırakılmakta ya da ailesinin tercihine bırakılmaktadır. Köy içerisindeki cemiyetlerde -özellikle düğünlerde- gençler kızları izlerler ve evlenmek istedikleri kişiyi seçerler. Kendileri söylemeye utandıkları için degisik yontemler kullanirlar.Mesela Pilavin uzerine kasik dikmek yada babalarinin ayakkabilarini kapi esigine civilemek gibi.Bunu goren baba oglunu evlenme caginin geldigini anlar.Yada kız kardeşleri ya da bir dostları aracılığıyla seçtikleri kızı anne ve babasına iletirler. Aile de münasip gördüyse kız tarafına bir elçi gönderilip misafirlikte bulunacakları kız tarafına iletilir. Kızı istemek için vakit genelde akşam olarak seçilir ve görücü olarak oğlanın babası, annesi, dedesi, ninesi ve kız tarafının köyden sevip saydığı bir büyük gider. Önce havadan sudan konuşulur. İstenen kız kahveleri getirip içtikten sonra dede ya da baba söze girer, ziyaretin sebebini söyleyerek Allah’ın emri peygamberin kavliyle kızınız falanı oğlumuz falana münasip gördük diyerek kız istenir. Kız tarafı düşünmek için vakit ister ve isteme işi bu şekilde sona erer. Kızın fikri de alınarak bir iki gün sonra elçi tarafından cevap iletilir. Eğer cevap olumlu ise oğlan tarafı tekrar gelir ve söz, nişan tarihleri belirlenir, yapılacak masraflar konuşulur, kıza takılacak altın takılar kararlaştırılır.

SÖZ KESME
Belirlenen günde kız tarafının ve oğlan tarafının bütün akrabaları kız evinde toplanırlar. Oğlan evi bir bohça getirir. İçinde kızın giyeceği elbise, terlik, çorap, çamaşır, ayakkabı ve misafirlere verilecek mendiller bulunur. Oğlan ve kız birlikte bütün misafirlerin elini öperler. Oğlan tarafı kıza para takar. Kız tarafıoglan tarafinin getirdigi Lokum ve Biskuvi yi ikram eder. Böylece söz verilmiş olur. Yani bir bakıma bu işin adı konmuş olur. Buna Agiz Tadi yapma da denir.

NİŞAN

Köyümüzde nişanlar; çalgılı eğlence yapılır. Önce çalgılarla biraz eğlenilir sonra dua yapılır ve çiftin yüzükleri takılarak kurdeleleri kesilir. Daha sonra çifte para ve altın takılır ve tekrar eğlenceye devam edilir. Bu şekilde düğün öncesi son tören yapılmış olur. Ayrıca nişanlılık süresi mümkün olduğunca kısa tutulup, düğünün bir an önce yapılması uygun görülür.

ASBAB GÖRME


Düğüne kısa bir süre kala her iki taraf birleşerek uygun gördükleri bir yere düğün alışverişi yapmaya giderler. Bu alışverişin ismine Asbab görme denir. Düğün için kıyafetler, geline takılacak altın ve bilezikler, misafirlere dağıtılacak okuluklar, düğünde verilecek yemeklerin katıkları vb. ihtiyaçlar giderilir. Düğünden birkaç gün önce de karşılıklı olarak alınan eşyalar evlere gönderilir.

DÜĞÜN

EskidenDüğünler yazın çok iş olması sebebiyle kışın yapılırdı. Şimdilerde ise düğünler yazın yapılmaktadır. düğünden bir kaç gün önce kız tarafından kadınlar kızın eşyalarını oğlan evine götürürler ve yerleştirirler. Gelen kadınlara oğlan evi para verir ve kız evine tepsilerle tatlı gönderilir. Aşçılar yapılacak yemekler için hazırlığa gelirler. Keşkek için buğdayı ıslarlar. keşkek için oğlan evinin gençleri her iki tarafın buğdayını alır ve köyün içerisinde bulunan içi oyulmuş büyük taştan meydana gelen dibeklerde döverlerdi. (Üç dört kişi sırayla büyük tokmaklarla dibeğin içindeki buğdaylara sertçe vurup ezerler ve keşkeklik buğday haline getirirler.). Cuma günü akşam kına gecesiolarak da tabir edilir. Eğlencenin ortasında geline ve damada kına yakılır. Kına yakarken gelin avuçlarını kapatır ve kaynanadan altın ister. Kaynana gelinin avucunu açıp ortasına altın koyar ve gelin bundan sonra kına yakılmasına izin verir. Kına yakıldıktan sonra bütün kadınlara birer yakımlık dağıtılır. Eğlence geç saatlere kadar sürer. Ertesi gün erkenden kazanlar vurulur yemekler hazırlanmaya başlar. Düğünlerde genelde çorba kuru fasulye, pilav, keşkek, ve gozde yemek Yahni yapılır.Koyun gencleri fota atisina gider.Fota Atisi: koyun disinda bir yerde bir hedef tahtasi dikilip herkesin atis yaptigi vuranlara oglan evi tarafindan hediyeler verilmesi olayi.Fota donusu atlar yaris yaparak geri doner.Ogle namazindan sonra Yemek yenilir Gün boyu yemekler verilmeye devam eder. yemek sonra tekrar eğlenceye geçilir, çalgı eşliğinde oynanır. Oyunlarda Kiz, Efe; Dede, Deve Ve Arap Bulunur.Koyden gencler kiz kacirma girisiminde bulunur ama elinde cuvaldiz Denen buyuk igne olan arap buna musade etmez ve igneyi batirir Yada efenin oynamak icin cagirdigi kisiler eger oynamayi redederse o anda devreye yine igneli arap girer ve mecburen oynar Bu oynama sirasinda dede yada kiz oynayan kisinin onunde duser bayilir hemen efe kizi bayilttin hastane masrafi falan diye bahsis ister ve bahsisi verilir.kiz evine varilinca gelin ata bindirilip dua edilir.Gelin atinin arkasinda bes alti yenge denilen yeni evli yerel giysili kadinlar yurur atin basini biri kiz tarafi biride erkek tarafindan iki erkek ceker.Gelin ata binmis Ya nasip demis sozu de buradan gelmekte sanirim.Eglence oglan evine gelene kadar eglence devam eder.Bu toplu gelise ise dugun alayi denir.Gelin oglan evine gelince damat ve sadic dama yada yuksek bir yere cikar cocuklarin kollarina mendil baglanp olnarida kucuk sadic yaparlar.Hoca dua okur ve fatihadan sonra sadic ve damat ici bozuk para ve su dolu testiyi yuksek yerden atar ve cocuklar kapisir.Tabi bu testinin icine eski gecmez paralardan da koyulur ki cok gozuksun.Toplanan bu paranin ugurlu olacagina inanilir.Gelin attan indirilir ama o kadar kolay degil once kayin babadan bir seyler ister.Kayin baba genelde Harmancik denilen yerden buyuk bir tarla verdiigini soyler ama bu arazi bir dag basi oldugu icin bir espiridir ve ardindan bir koc yada inek verilir.Bir kurban kesilir.Ve gelin attan iner Gelin inerken damadın babasi yada sadic kalabalığın üzerine şeker, madeni para atar. O esnada bu atılanları kapmak için kalabalığın kapış kapışını ( bir bakıma izdiham) görmeye değer bir manzara oluşturur.Bundan sonra takı merasimi yapılır sonra gelin ve damat bir köşeye oturtulur ve geç saatlere kadar eğlence devam eder.


 

DOĞUM

Doğum Öncesi Hazırlıklar: Evlenen çiftler genelde kısa süre içinde çocuk sahibi olmayı isterler. Genelde erkek evlada ailenin “ adını sürdüren”, yani neslin devamını sağlayan gözüyle bakıldığından bu endişeli bekleyiş, daha çok erkek tarafında yani gelinin kaynana, kaynata, dede ve ninelerinde görülür. Gelinin hamile kalmasından sonra meraklar başka tarafa yani doğacak çocuğun cinsiyetine yönelir. Bu bekleyiş her ne kadar “kız, erkek fark etmez, yeter ki eli ayağı düzgün olsun” şeklinde bastırılmaya çalışılsa da baba ocağını tüttürme düşüncesinden hareketle özellikle ilk çocuğun erkek olması istenir. Bu merakı giderebilmek için çeşitli ilmi olmayan yöntemlere başvurulur. Gelinin hamileyken vücudunun aldığı şekle göre yorumlar yapılır. Eğer karnı sivri ise erkek, karnı yassılır kalçaları büyürse kız olur şeklinde geleneklere dayanan gözlemlerle teşhis konmaya çalışılır. Hamile kalan kadına “YÜKLÜ” denilir ve canı ne çekerse ondan yedirmeye gayret edilir. Tıp biliminde aşerme olarak tabir edilen bu durumda gelinin istediği yiyecek ve içecekler temin edilmeye çalışılır. Aksi takdirde doğacak çocuğun aklının veya azalarının tam olmayacağına ve kusurlu olacağına ya da gelinin düşük yapabileceğine inanılır. Doğum eskiden köyde yerleşik kalan ebeler tarafından evlerde yapılırdı. Doğum anında damadın ve gelinin akrabaları hazır bulunur ve bu özel anı birlikte yaşarlardı. Günümüzde ise doğum ve öncesi tedavilerin önemi anlaşılmasıyla birlikte bu sağlık hizmetleri Karaman da sağlık ocaklarından görülmektedir. Doğumdan sonra -mevsim kışsa tüm ev sıcak tutulmaya çalışılır- ziyarete gelecek köylüler için hazırlıklar yapılır. Doğum haftası çok hareketli geçer. Bebek yıkanıp tuzlanır, tüm eş, dost“ömürlü olsun” a gelir, bebek ve anneye hediyeler getirilir. Bu hediyeler genelde elbise olur. Kaynanalar ise bebeğe altın takarlar. Bebek beşiğe belenir ve adı konur. Bebeğe genellikle -ilk çocuk ise- cinsiyetine göre dedenin veya ninenin adı konulur. İlk çocuk değilse büyüklerin fikri alınır ve münasip bir isim konularak sağ kulağına ezan, sol kulağına ise ismi okunarak yaşamı için dua edilir. “ALLAH ANALI BABALI BÜYÜTSÜN” vb. Bebeğin kesilen göbek bağı kurutulup kız ise, evin bir köşesine evine bağlı kalması amacıyla saklanır. Erkek ise okuması veya dinine bağlı olması amacıyla okula ya da camiye bırakılır. Kırklı kadın kırkı dolmadan dışarıya çıkmaz. Yani doğumdan sonra loğusa kadın kırk gün dışarıya çıkmaz. Bebeğin yüzü nazar değmemesi için yabancılara gösterilmez. Her ihtimale karşı bebek büyüklere okutularak korunmaya çalışılır.

BAYRAMLAR


Eskiden olan bayram geleneklerinin bir cogunu suanda yasatilmadigini bildirmek lazim.Arefe gunleri koyde bulunan herkes ikindi namazindan sonra Kabristana gider ve dualarda bulunup kurani kerim okunur.Neden koyde olanlar cunku koyumuz pazarcilik sebze ve meyvecilikle ugrasan bir koy oldugu icin genelde koyluler arefe gunu karamana pazara gider once koyden goturdugu mallarini satar ve sonra bayram alis verisi yapar bu kurban bayraminda Kurbanlik alimi olarakta algilanabilir.Aksama dogru coculari tatli bir telas alir ve cogu cocuk basarik dedigimiz arabalarin gelip yolcu indirdigi yere gelip babalarini bekler cunku karamanda gelecek yeni bayramlik elbise ayakkabilari merak ediyorlardir.Bu aksam bunlar denenir pantolon pacalari genelde buyuk oldugu icin annelere is cikar.Bu cocuklar sabaha kadar bu bayramliklarina sarilarak uyurlar.Sabah erkenden bayram namazina gidilip namaz cikisi sirayla butun cemeat saf halinde bayramlasir; ve evlere dagilir.Eskiden bayram namazindan sonra koylu her mahallede bulunan koy odalarinda toplanip kahvalti yapilirdi malesef simdilerde bu herkesin kendi evinde kahvalti yapmasi modasi oldu.Yemekten sonra kucukler buyuklerin ellerini esler beylerini ellerini oper bayramlasilir ve cocuklara harcliklari verilir.Daha sonra cocuklar ev ev dolasip elleri oper seker toplarlar.

Coğrafya

Karaman merkezine 36 km uzaklıktadır.Bulundugu yer derin bir vadi icindedir.

İklimi

koyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir.

Nüfus

Ekonomi

Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.Yaz aylarinda Cimen Yaylasi olarak bilinen bolgeye cikilip tarim yapilir NAR ve ELMA Yetistiriciligi agirliktadir.
 

Yonetim:

Yerleşim yerinin köy tüzel kişiliği alması ile birlikte köyün tüzel kişiliğini temsil etmesi için köy muhtarlık seçimleri de yapılmaktadır.

Seçildikleri yıllara göre köy muhtarlar

Ali OZDEMIR
Hidir ARSLAN
ibrahim KIYAK
Saban KUCUKYAVUZ
Murat Kozan(Halen Gorevde)

Altyapı bilgileri

köyde, ilköğretim okulu vardır
Köyün içme suyu şebekesi vardır ancak kanalizasyon şebekesi yoktur. PTT şubesi ve PTT acentesi yoktur. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Köye ayrıca ulaşımı sağlayan yol asfalt olup köyde elektrik ve sabit telefo
n
vardır.

usus
menünün burayda gelebilir

burasıdı içeriğin alt ksımı burayda bişler

1 2 3 4 5 6 7
 
tracker                       free counters

www.karamanavgankoyu.com

Buraya
Sitenize ait telif
Hakkını yazınız





)
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol